311.
Standart güzel algısıyla kafamdaki güzel algısı kesişmedi hiç. Eksiklik bendedir kuvvetle muhtemel. İnsanın kendisi çirkin, muhayyilesi fakir, imkanları sınırlı olunca estetik yargıları bile bi sikime benzemiyor. Schopenhauer buna 'normal' der, Nietzsche 'köle estetiği' der, Platon 'güzellik ideasından nasiplenmemek' der, Marx 'proleterya alt kültürünün aşağılık kompleksi' der, Baudrillard 'Simulakra' der (Baudrillard zaten her şeye simulakra der!), Georges Perec 'abi istersen bunları unutalım' der, annem 'annem benim sen ne güzel şeysin' der, Veysel bir şeyler der ama ben anlamam, Babam hiçbir şey demez! Ve ben bir tek babamı anlarım. Babam benim, güzel babam. Dünyanın en güzel hiçbir şey söylemeyen adamı. Öyle işte. Mühim bir mevzu değil elbet lakin kayıtlara geçsin istedim. Rakıdan mütevellit..
312.
Nerede olursam olayım
 Duyunca yağmurun sesini
 Sokağa atıyorsam kendimi
 Düşün artık içimin kirini
 Buna rağmen, sever misin beni?
 
 
Kelimeler ne kadar ağır gelir bazen oysa o ağırlıktir kimi zaman güzel olan
YanıtlaSil