Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

12 Eylül 2013 Perşembe

EFE'YE ALDIĞIM BONİBON ESKİ BONİBON DEĞİLMİŞ MEĞER



Korkunç şeyler düşünüyorduk şehrin tüm polislerine
Bonibon dağıtmak gibi tehlikeli fikirlerimiz vardı
Sevmediğimiz hayvanlara bile sevdiğimiz insanlardan
Daha çok ihtimam gösteriyorduk fonksiyonel bir manyaklıkla
Utanır gibi oluyorduk Allah aklımıza gelince
Ve hemen en kilolumuzu şarap almaya gönderiyorduk
Unutmak için değil hayır, hayır onun için değil
Utandığımızdan belki, belki de umutsuzluğumuzdan
Geniş meydanları yoktu arabalarını çizdiğimiz şehirlerin
Kara çocuğuyduk biz rüzgarda bağrımızı açardık
En yakınımızdaki Deniz duvarımızdaki parkalı oğlandı
Yakışıklıydı, yiğitti, bir gece devlet astı!
Dağıldık sonra her birimiz kaygılarımızda boğulduk
Bonibon el değiştirdi Kent'ten Milka'ya geçti
El değiştirmesi gibiydi gençliğimizin
Hevesle çocukluğumuzu gençlikle takas etmiştik
Utanarak gençliğimizi ekmek parasına değiştik..

3 yorum:

  1. Kağıt Kesiği13 Eylül 2013 01:11

    Yolun yarısında durup oturup dinlenmek geliyor insanın içinden, eski leblebi tozunu pipetle çekmek, tipitip sakız çiğnemek geliyor...

    Olmasaydı demek, gelmeseydik bu yaşa...keşke geçmiş bilmem kaç yılında olsaydık...mesela mısır tarlasında mısır topluyorken hiç büyümeseydik...mesela doğmasaydık!...ölmesek keşke!

    YanıtlaSil
  2. "En yakınımızdaki Deniz duvarımızdaki parkalı oğlandı" iri laf, tebrik ederim.

    YanıtlaSil