Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

2 Ekim 2011 Pazar

Tesirsiz Parçalar 72-74..

72.
İklim değişir sonra soğuklar gelir vazgeçeriz bir tam bir öğrenci olmaktan sen gidersin ben ağlarım geçer sonra önce çok çok sonra çok sık sonra sık sık anar durur hislenirim buğu kalır sonra o da kaybolur anı olursun sonra hatırlar gülerim belki sonra senden sonra biri olur onu severim sonra sen hiç olmamış olursun aslında da ben sonradan anlamış olurum belki..

73.
Nasıl da eğleniyorsunuz merhabalarınız memnun oldumlarınız ağzınıza sığdıramadığınız dişlerinizle kocaman gülümsemeleriniz, "bak canım bu bu canım bu da sana bahsetmiştim ya hani aa evet tabi" li takdimleriniz, dar masaların çevresinde gittikçe genişleyen kalabalıklarınız, onu okudum bunu duydum aldım ama daha okuyamadımlı çok satan kitap listeli sohbetleriniz, rujlarınız, rimelleriniz, kirli sakallarınız, içinize çektiğiniz göbekleriniz, kazağınızın altından eteklerini sarkıttığınız gömlekleriniz, dinledikçe büyüyen göz bebekleriniz, içinizden geçirdikleriniz, tutkularınız, beklentileriniz, kıskançlıklarınız, kurnazlıklarınız ve entrikalarınız ve topuklu ayakkabılarınız ve parça tesirli yalanlarınız, efsanevi iç çatışmalardan sonra geliştirdiğiniz insanseverliğiniz ve hobileriniz ve fobileriniz ve kompleksleriniz, mendil satan çocuklara iğrenik bir şefkatle bakan gözleriniz, çakmaklarınız, tabakalarınız, çantalarınız ve onbeş dakikalık hoşlanmalarınız, Lacan'lı Derrida'lı Althusser'li post-modern sohbetleriniz ve sonra kalkıp bara gitmeleriniz, içkileriniz mezeleriniz ve güzel ülkemiz için üzülmeleriniz ve üzüldükçe birbirinize sokulmalarınız sokulmalarınız sokula sokula kaynaşmalarınız ve sarılmalarınız ve yalpalayarak eve gitmeleriniz ve kusmalarınız ve sevişmeleriniz ve kavgalarınız ve çabucak barışmalarınız ve tekrar sevişmeleriniz ve önce sarılıp sonra sıkılıp sırtınızı birbirinize dönerek uyumalarınızla siz..
Ah canım insanlar sorarım size.. Sizinle biz birbirimizi nasıl anlayabiliriz?

74.
Profesyonel mağluplarız kaybetmeyi
film izlerken değil,
tadını hiç bilmediğimiz gazozların
kapaklarını toplarken öğrendik..
Ve komşu evin babası
dolu fileyle giderken eve
file deliğinden sarkan
lamba sarısı meyvenin
muz olduğunu
onbeş yaşında anladık..

2 yorum:

  1. parça 73. ancak bu kadar güzel anlatılabilirdi.

    YanıtlaSil
  2. herzaman rahatsız olmşumdur, insanların rahatlığından..
    herkes bu özgüveni, samimiyeti, sıcaklığı nerden alıyor herhalde anlayamadığımdan..

    YanıtlaSil