Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

23 Ağustos 2014 Cumartesi

NE FARK EDER?

İnsanlar amaçlı amaçlı geçiyorlar yanımdan. Bir kısmı önümde bir kısmı arkamda neredeyse düzenli sayılabilecek bir tempoda gözden kaybolana kadar yürüyorlar. Sanki hepsinin işi var. Sanki hiçbirinin canı sıkılmıyor. Sanki bir benim işsiz güçsüz ve sanki bir tek benim canım sıkılıyor. Barın yüksekçe taburesinde oturuyorum. Önümde ağır arjantin bardakta bira. Kaldırmaya bile üşeniyoru...m. Öylece ılıyor bira. Son yarım saattir garsona kurmaya yeltendiğim beş cümlenin üçü devrik ikisi yarım. Yani evet, konuşmak bile zor geliyor..
Önümden geçen insanları tanıdığım birilerine benzetme oyunu oynamak istiyorum. Zorluyorum kendimi. Olmuyor. Bu akşam kimse kimseye benzemiyor nedense! Hava serin. Mekan loş. Gürültü şimdilik katlanılabilir seviyede. Bir mucit, bir ressam ya da ne bileyim işte yetenekli yaratıcı bir bok olsam en eşsiz eserimi bu akşam verebilirdim diyebileceğim kadar güzel bir akşam belki de. Oysa ben sadece sıkılıyorum. Oyunlarım da hiçbir işe yaramıyor.
(Tam burada biradan ciddi bir yudum alıp bir de sigara yakıyorum) Bira leş! İyice ılımış. Sigara.. Sigara her zamanki gibi. Güzel. Sadece aç karnına güneşin altında şekersiz sakız çiğnerken içilen sigara bok gibidir. Eğer o kadar psikopatsanız bir deneyin, ne demek istediğimi anlarsınız! Onun dışında sigara hep iyi gelir. Gerçi uzun vadede öldürüyor ama olsun. İyidir sigara..
Durum, mekan, iklim ve ruh halimi özetledim. Tüm bu laf kalabalığının sonucu ise şu. Seni özledim... Seni özlüyorum... Bağlantıyı kuramadın mı? Saçma mı geldi? Tabi her şey normal bir bu saçma değil mi? Salak salak yürüyen insanlar, durduğu yerde ısınan bira, hiç değişmeyen sigara, üşenik cümle teşebbüsleri, bok püsür, hiçbir şey saçma değil; her yerde ve her durumda seni özlüyor olmam saçma öyle mi? Öyle mi? Eğer gerçekten öyleyse, olsun ne yapalım? Saçma da olsa şimdi burda, oturduğum yerde seni çok özlüyorum. Gerisi malum lafın. Çünkü seni çok seviyorum ve çok uzağımda da olsan, bu düşünce bile gülümsetiyor beni..
İnsanlar yürüsün, bira ılısın, ben cümle kuramayayım ne fark eder? Seni seviyorum ya ben, bana ne gerisinden...

4 yorum:

  1. İşte bu!. sevginden emin olmak,sevilmekten de emin olsa insan her şey gibi ölüm bile vız gelir .En azından bana öyle gelir.

    YanıtlaSil
  2. Bu kadar güzel anlatılabilirdi özlemek. Ne güzel demişsin kalemine sağlık !

    YanıtlaSil
  3. Ne anlamak ne anlatmak,sevdikçe şımarmak şımardıkça ezmek,ezdikçe ölüme terk etmek gibidir birini sevmek.
    Sonra ? Sonra zifiri 20 den 40 a ve 60 a dayanmaktır hızla,şişe dibini görmek bedava...Ne zormuş severek sevilmemek,ne zormuş sevdiğinin başkasını sevdiğini görmek....Allah sen büyüksün, gör beni duy sesimi ya da sen bilirsin dayanacak gücüm kalmadı.

    YanıtlaSil
  4. Bira ılıyınca cümleler intihara meyilliyse ve insanların amaci kimseyi ilgilendirmiyorsa birinin bu duruma müdahale etmesi gerekir
    o da ozlenen ve guzelligine akil ermeyen bi kiz olabilir
    dur orda
    ben usensem de usenmesem de seni severim...bak hayatim bok püsür
    bira ilimis ve sigara yine katilim olacak
    ama derin hasretinle ben bu taburede eriyorum...
    suclu aramaya gerek var mi

    YanıtlaSil